Metal Toksisitesi Nedir?

Metal Toksisitesi Nedir?

İnsanda metaller zaman içinde “vücut metal yükü” oluşturur ve bazıları ki (kurşun, alüminyum,kadmiyum gibi) yaş ile birikerek vücuttaki konsantrasyonlarının artması ile toksik etkilere yol açarlar (=Metal Toksisitesi). Prensip olarak birçok metal maruziyeti (doza bağlı olarak) dolaşım sistemi ve bağışıklık sistemi hücrelerinde inflamasyon süreçlerini tetikler.

Metal Duyarlılığı Nedir?

Toksik etkiler dışında metaller özellikle genetik yatkınlığı olan bireylerde allerjen gibi etki göstererek hücresel tip alerjik reaksiyon (Tip IV allerji-aşırı duyarlılık)’a da yol açabilmektedirler (Metal Duyarlılığı). Hücresel tip metal alerjilerinde, intolerans olan metal maruziyeti devam ettikçe, baş ağrısı, yorgunluk, halsizlik, sindirim sistemi rahatsızları, depresyona eğilim, kas-eklem ağrıları, cilt döküntüleri gibi nonspesifik şikayetler artar.

Metal kaynakları nelerdir?

  1. Çinko:

Başlıca kaynakları: Dental alaşımlar ve çimentolar, yazıcı kartuş tozu

sistemik biyokimyasal etkiler şunlar olabilir: Kalsiyum, bakır, kadmiyum ve demir emiliminin bozulması, granülositlerde lökotrien B4 sentezinin aktivasyonu

  • Mangan:

Başlıca kaynakları : Pıhtılaşma faktörü protrombinin ve insülinin biyosentezinde rol alır. Başlıca kaynakları: çömlek ve cam üretiminde çalışanlar,Maden ocakları, kaynakçılar, ilaç, seramik,

Sistemik biyokimyasal etkiler şunlar olabilir: Parkinson benzeri nörolojik bulgular ve solunum sistemi bozukluklarına yol açar. 

  • Kadmiyum:

İçme sularının yanısıra bitkisel ve hayvansal (midye ve benzeri kabuklu deniz ürünleri) besinlerde bulunur. En önemli çevre zehirlerindendir. 

Başlıca  kaynakları: endüstriyel atıklar, boya maddesi ve cila yapımı, plastik sanayi , metalurji, akümülatör ve pil üretimi, sanayi bölgelerindeki hava ve sigara dumanı

  • Alüminyum:

Başlıca  kaynakları: İçme suyu, gıda paketleme malzemeleri, pişirme araçları ve yapı malzemeleri 

sistemik biyokimyasal etkiler şunlar olabilir: Besinlerle alınan alüminyum, kemikler ve sinir sistemi üzerinde olumsuz etkiler yapar. Alzheimer hastalığı ve alüminyumun beyinde birikmesi arasında ilişki olduğu düşünülmektedir.

  • Bakır:  

Başlıca kaynakları: Bakır boru hatlardan aktarılan içme suyu, dental alaşımlar, bira hazırlama kazanı, lehim buharları,  bakır içeren gıdalar (ceviz, fındık gibi kuruyemişler, balık, istiridye, baklagiller, yeşil sebzeler),

sistemik biyokimyasal etkiler şunlar olabilir: Hücresel yapıların oksidatif hasarına, lenfosit ve makrofajların fonksiyon kaybına, allerjik sensitizasyonların indüksiyonuna yol açabilir

  • Cıva:

Başlıca kaynakları: Amalgam,diş dolgusubalık, deniz mahsulleri, tasarruf sağlayan ampuller, neon lambaları, kontakt lens temizleyicileri.

Cıvanın üç değişik formu vardır ve bu formlara bağlı olarak toksik etki gösterir. Metalik cıva, santral sinir sistemini etkiler. İnorganik cıva bileşikleri, böbreklerde hasar geliştirir. Organik cıva bileşikleri, nörolojik hasar yapar. Glutatyon peroksidaz inhibisyonu sonucu demir ve bakırın detoksifikasyonunda azalma, mitokondriyal işlev bozukluğu, oksidatif stres, bağırsak bakterileri ile metil cıvaya dönüşüm sonrasında kan-beyin bariyerine geçişi, allerjik sensitizasyonların ve otoimmünitenin indüksiyonu söz konusudur

  • Kurşun:

Başlıca kaynakları: Midyeler, toz, tütün dumanı, seramik tabak takımları, İçme suyu, orman mantarları, sakatatlar, hayvansal dışkıyla gübreleme, çöp yakımı, av mühimmatı,

biyokimyasal etkiler şunlar olabilir: Hemoglobin sentezinin bozulması, glutatyon peroksidaz inhibisyonuyla azalan detoksifikasyon, kalsiyumun kemiklerden uzaklaştırılması, kemiklerde ve dişlerde kurşun fosfatın oluşumu ve tortulaşması, demir ve çinko biyoyararlanımının azalması, antioksidanlara olan ihtiyacın artması, allerjik sensitizasyonların ve otoimmünitenin indüksiyonu

  • Krom:

Krom insülinin etkisini kuvvetlendirir ve normal glikoz toleransının sürdürülmesini sağlar. Başlıca krom kaynakları kepekli un, pekmez ve bira mayasıdır.

başlıca kaynakları: Çelik, deri, boya, fotoğraf ve kimyasal madde sanayii

             sistemik biyokimyasal etkiler şunlar olabilir: Gastrointestinal sistem bozuklukları, karaciğer inflamasyonu, akciğer kanseri, allerjik sensitizasyonun indüksiyonu

  • Molibden:

Başlıca  kaynakları: Dental alaşımlar (NEM), endoprotezler

             sistemik biyokimyasal etkiler şunlar olabilir: Oksidatif stres sonucu hücre hasarı, allerjik sensitizasyonların

  1. Arsenik:

 Başlıca kaynakları : İçme suyu, balık, diğer deniz ürünleri, deniz yosunları, çöp yakımı, meyvecilik, şarap, seramik, cam, boya, cila, emaye, vernik ve lastik sanayinde kullanılır.

             sistemik biyokimyasal etkiler şunlar olabilir: Arsenik, fosfora benzerliği nedeniyle oksidatif fosforilasyonu durdurarak ATP üretimini ve aktivitesini inhibe eder, DNA onarımını bloke eder.

            Kliniğimizde ağır metal tedavisine ilişkin bütüncül tıp yaklaşımları ve detoks uygulamaları ile gayet başarılı sonuçlar almaktayız. Bu süreçte başlıca yardımcımız tabi ki fitetorapi ve fitoşelatörler olmakta. Ayrıca kupa terapi ve ozon uygulamaları ile de tatmin edici cevaplar almaktayız.

Sağlıklı günler dilerim.

Bu gönderiyi paylaş

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir